ŞEFFAFLIK OLMADAN ÜLKEDE HUZUR OLMAZ

18.10.2021

ŞEFFAFLIK OLMADAN ÜLKEDE HUZUR OLMAZ

Kastamonu İl Teşkilatı'nın 4.Olağan Kongresi büyük bir coşku ve katılımla gerçekleştirildi. Genel Başkanımız Temel Karamollaoğlu, Kastamonu İl Kongresi’nde gündeme dair açıklamalarda bulundu. Ülke yönetiminden, ekonomik gündeme ve seçimler hakkında konuşan Genel Başkanımız adalet vurgusu da yaptı.

“İşi ehline vereceksiniz. Bozulan arabayı işi bilen ustaya vermezseniz o araç tamir edilmez. Eşin ehli kendisine görev verene bile yeri geldiğinde kafa tutar. Bugün hâkimlere, savcılara ne diyoruz? Siz adalet mekanizmasına emir veremezsiniz. Bugün Türkiye’nin en büyük problemi işi ehline vermemektir. Bazen yanlışlıkla veriyorlar. Sonra onun ayarlarıyla oynuyorlar. Liyakate riayet etmezseniz problemleri çözemezsiniz. İşin ehilleri var Türkiye’de. Binlerce kişi var. Birine güvenin bakalım, işler nasıl düzeliyor.”

“Seçimlere giderken en önemli konu, sandıkların başında birer eleman bulundurmak. Sandığa sahip çıkmazsak seçimi kaybederiz. Sandıklarda her türlü hile döner. Onun için bizim, ilçelerimizi mutlaka yeni üye yapmak kaydıyla harekete geçirmemiz lazım”

“Devlet hiçbir zaman milletten gizli iş yapamaz. Şeffaflık olmadan bir ülkede huzur olmaz. Her yaptığı her işte hesap verecek. Yaptığı her ihalede şeffaf olacak, hesap verecek. İktidarın her hareketi denetlenebilmelidir. Kim yapar bunu? Vatandaş kendisi yapar, gazeteciler yapar. Sayıştay vardır, Danıştay vardır, yüksek mahkemeler vardır. Ama bunlara müdahale etmeden onlardan rapor istersiniz. Ama bunların hiçbiri bugün görevlerini ifa edemiyorlar.”

“Birincisi üreterek kalkınmalıyız. Köprü ile, yol ile kalkınma olmaz. Kastamonu bir tarım kenti ama ürünleri elinde kalıyor, satamıyor. Çiftçi desteklenmeli, hasadını alıp satana kadar vergi alınmamalı. Ürünü satmadan çiftçiden alırsanız çiftçi batar, işini yapamaz. Her bölgenin kendine has ürünleri ve kendine has politikaları olmalı. Tütünün, çayın, pamuğun, fındığın ayrı politikaları olmalı. Bunlar yapılırsa çiftçiyi ayağa kaldırabilirsiniz. Aynısı sanayi için de geçerli”

“Bizim gibi bir ülkede 100 tane, 1.000 tane makam aracı olmaz. Dünyanın en zenginlerinde bile bu olmaz. Şu anda Türkiye’de üretime katkı sağlamayan her yatırım israftır. İster yol yap, ister havalimanı yap, ister köprü yap… Her yerde adalet sarayları yapıldı. Adalet, saraylarda sağlanmaz. Siz sırça köşklerinde yaşarken bunların farkında olmayabilirsiniz ama bunları yaşayan vatandaşlarımız iliklerine kadar hissediyor”

“Öncelikle asgari ücret, açlık sınırının altında olmamalı. Açlık sınırı 3 bin civarında. Yoksulluk sınırı ise TÜİK’e göre 10 bin civarında bazı STK’lara göre ise 12 bin civarında. Açlık sınırının 3 kat üstü. Ama hiçbir sendika bunu dile getiremiyor. Allah nasip ederse iktidar olursa ilk ay enflasyonun üstünde en az yüzde 15 zam vereceğiz. Bunu geçmişte yaptık, yine yaparız. Erbakan Hoca 1996’da iş başına geldiğinde ilk işi memura, işçiye zam yapmaktı”

“Önümüzdeki 1,5 yıl 2 yıl içerisinde Kastamonu ve ilçelerini ayağa kaldırmanız lazım. Her ilçeden sorumlu bir arkadaşımız olacak mutlaka. İl başkanlığı ilçelerdeki koordinasyonunu sağlayacak. Her hafta düzenli olarak toplantılar yapılacak. Seçimlere giderken en önemli konu, sandıkların başında birer eleman bulundurmak. Sandığa sahip çıkmazsak seçimi kaybederiz. Sandıklarda her türlü hile döner. Onun için bizim, ilçelerimizi mutlaka yeni üye yapmak kaydıyla harekete geçirmemiz lazım.”